Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kadın etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sekizinci Bölüm – Umut’un Gözleri

  Sekizinci Bölüm – Umut’un Gözleri   Kış bir gece vakti ansızın çökmüştü kasabaya. Soğuk, camlara uğramıyor; doğrudan kalplerin kıvrımlarına işliyordu. Güven o gece huzursuzdu. Evin içinde dolaşıp duruyor, ocakta kaynayan ıhlamurun buharında bir tür sessizlik kokusu alıyordu. Bahar onu izliyordu uzaktan. “Bir şey mi olacak?” demedi, ama anneliğin iç sesiyle biliyordu: Rüzgâr değişmişti. O gece Umut ilk kez rüyasında konuştu. Altı yaşında bile değildi, ama uyandığında gözleri bir yetişkinin gördüğü korkuyu saklıyordu. “Baba,” dedi sessizce, “sana bir yer göstermek istiyorum.” Güven bu cümlede bir oyun, bir fantezi aradıysa da o gözlerdeki ton… daha önce o ağacın dibinde, kendisine dilek teklif edildiğinde hissettiği titreşime çok benziyordu. Sabah olurken, kar ince bir örtü gibi her yeri sarmıştı. Umut babasının elini tuttu. Sanki yolu biliyor gibiydi. Köyün dışına, eski mezar taşlarının üzerinden geçerek ormanın derinine vardılar. Hiç konuşmadan, sadece birbirlerine baka...

Önsöz – Zehirin Kalbinde Büyüyen Işık

  Önsöz – Zehirin Kalbinde Büyüyen Işık Her masal bir “bir varmış”la başlar ama bazıları toprak kadar eski bir kalpten yürüyerek gelir...   Bu anlatı da onlardan biri.   Kökü bir bedduada gizli. Gölgesi dört çirkin çocukla büyüdü. Ve bir sabah... sabah olmadan doğan bir bebekle değişti her şey: Güven. Bu hikâye, yalnız bir kadının sevgisinden doğan öfkeyle; o öfkenin, toprağa bir zehir gibi sızmasıyla başlıyor. Ardından gelen çocuklar, birer kırgın meyve gibi düşüyor ağacın altına. Ve sonra, sessiz bir sabah — biri doğuyor. O doğduğunda, anne ve baba aynı anda gözlerini kapatıyor; geriye bir tek umut kalıyor: kendisi gibi doğmayanları bile sevebilen bir kalp. Masal, beddua ile başlıyor belki,   Ama her bölümde iyiliğin, sabrın, affetmenin nasıl devrim yarattığına tanık oluyoruz.   Zehirli bir ağacın altında kurulan sofra, en sonunda şifaya dönüşüyor.   Çirkinliğin sadece yüzde değil, kalpte saklı olduğunu görürken, güzelliklerin de ...

İşte serinin genişletilmiş, ayrıntılı özeti! Gölgeler ve Işık: Kehanetin Çocuğu – Sonsuz Döngünün Hikayesi

Gölgeler ve Işık: Kehanetin Çocuğu – Sonsuz Döngünün Hikayesi   Bu destan, bir kadim kehanetin, iyilik ve kötülüğün sonsuz çatışmasının, insan ruhunun umudu ve direnciyle nasıl zafer kazandığını anlatıyor. Yedi kötülük kraliçesi, dünya üzerinde mutlak bir karanlık kurmayı amaçlarken, dört iyilik kraliçesi ve kehanetin ışığını taşıyan bir mucize bebek, bu karanlığın karşısında insanlığın direncini yükseltiyor.   Dünya, yıkımın eşiğindedir.   İnsanlar artık umudu unutmuş, gökyüzü yıldızlarını terk etmiş, savaşlar, acılar ve umutsuzluk topraklara kök salmıştır. Ancak karanlığın büyümesine karşı, kadim tanrıçalar bir seçim yapar—içinde saf ışık taşıyan bir varlık dünyaya gelecek.   Ve o bebek doğduğunda, kötülüğün hükümdarları onun varlığını derhal fark ederler.   Kötülüğün Yedi Kraliçesi: İnsanlığı Sindirmek İçin Gelen Kaos   Bu dünyada, gölgelere hükmeden, karanlığı taşıyan ve umudu yok eden yedi kraliçe vardır. Her biri benzersi...

Kadın: Toplumun Olmazsa Olmazı

 Kadın: Toplumun Olmazsa Olmazı  Kadın; zerafeti, duruşu ve aklıyla toplumu biçimlendiren, varlığıyla dünyaya anlam katan bir değerdir. Doğa gibi, ona gereken önem verildikçe büyür, gelişir ve toplumu güzelleştirir. Kadın, yalnızca bir birey değil; aynı zamanda toplumun temel taşıdır. Ancak tarih boyunca birçok toplumda kadın gereken değeri görmemiş, pasifleştirilmeye çalışılmıştır.   Tarihsel süreç incelendiğinde, Batı toplumları henüz medeniyetin temellerini atarken kadınlara yönelik şiddet ve ayrımcılık yaygın bir durumdu. Türkler ise, özellikle Selçuklular döneminde kadınlara yüksek bir değer vermiş, onları siyasette ve yönetimde söz sahibi kılmıştır. Kadının sosyal ve siyasi hayattaki konumu güçlüydü. Ancak, İslamiyet'in yayılmasıyla birlikte bazı bölgelerde Arap kültürünün etkisiyle kadının toplumdaki yerinde gerilemeler yaşandı. Ne yazık ki, bazı topluluklar kadını pasifleştirmek için sistematik baskılar uyguladı, onu eğitimden, ekonomik özgürlükten ve temel h...