Ana içeriğe atla

Beyaz Örtünün Altındaki Bahar

 

Beyaz Örtünün Altındaki Bahar

Nisan ayının ikinci haftasında, kuş cıvıltıları ve uyanan doğanın sesiyle dolu bir sabaha uyanmayı bekleyen yavru kuş, gözlerini açtığında gördüğü manzara karşısında hayrete düştü. Gece boyunca, sessizce inen beyaz örtü tüm dünyayı sarıp sarmalamıştı.


"Anne, bak! Her yer bembeyaz olmuş. Ama çok soğuk, biz bahara merhaba diyecektik!" diye cıvıldadı yavru kuş, sesi endişeliydi.


Anne kuş yuvasının kenarına yaklaşıp dışarıya baktı. "Evet yavrum, doğa bazen bizi şaşırtabilir. Ama bu geçici. Sabırlı olalım, bahar yine bizimle olacak," dedi.


Yavru kuş bu duruma biraz daha alışmaya çalışırken, bir fikir ortaya attı: "Anne, beyaz örtünün altında saklanan bahar hazinelerini keşfetmeye çalışalım mı?"


Anne kuş gülümseyerek cevap verdi: "Bu biraz tehlikeli olabilir yavrum. Ama istersen sana bu beyaz örtünün getirdiği güzellikleri anlatayım." 


Anne kuş, kar yağışının da aslında başka canlılara ne kadar mutluluk getirdiğini, su kaynaklarını beslediğini ve toprağın yenilenmesine nasıl yardımcı olduğunu anlattı. O sırada rüzgarın getirdiği huzur dolu bir sessizlik, yavru kuşun sabrını biraz daha güçlendirdi.



Beyaz Örtüden Renk Cümbüşüne

Kar, günler geçtikçe ince ince erimeye başladı. Yavru kuş, sabahları yuvasından dışarı bakarak toprağın yeniden uyanışını izliyordu. Nihayet bir sabah, yeryüzündeki beyazlığın yerini yemyeşil bir örtü ve rengarenk tomurcuklar almıştı.


Anne kuş sevinçle yavruya döndü: "Görüyor musun yavrum, her beyaz örtünün altında bir bahar saklıdır. Şimdi hazineleri keşfetme vakti!"


Yavru kuş, ilk kez yere konarak çiçeklerle tanıştı. Her biri ayrı bir renk cümbüşüyle onu selamlıyordu. "Anne, bu kadar beklemeye değerdi. Çiçekler gerçekten harika!"

11.04.2025

Mesime Elif Ünalmış 


Sabırla bekleyenler, en parlak ödülleri kazanır

 Soru ve Cevaplar


1. Nisan ayında her yeri kaplayan beyaz örtü nedir?

   Alışılmadık şekilde yağan kardır.

   

2.Yavru kuş neden endişelenmiştir 


   Baharı beklerken kar yağışıyla karşılaştığı için üzülmüştür.

   

3.Anne kuş nasıl teselli etmiştir?  

   Sabırlı olmasını, baharın yakında geleceğini söyleyerek.

   

4. Hikayenin sonunda yavru kuş ne öğrenmiştir?

   Sabırla beklemenin güzelliklere ulaşmanın anahtarı olduğunu öğrenmiştir.

   

5. Kar yağışı kimler için mutluluk kaynağıdır?  

   Kar yağışını seven canlılar için güzel bir gündür.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YARDIMLAŞMA

               YARDIMLAŞMA ⭐ Tayfun, diğer arkadaşlarıyla teneffüse çıkmış, okul bahçesinde oynuyordu. Etrafında durmaksızın koşturan çocuklara bakıyordu. Tayfun, sakin bir çocuk olduğundan genelde bir köşede oturup arkadaşlarını izliyordu. Tayfun, peşinde koşturan sınıf arkadaşının düştüğünü görünce yerinden fırlayarak yardıma koştu. Gökhan fena düşmüştü ve acı içinde kıvranıyordu. Hemen ardından nöbetçi öğretmen yetişti ve Gökhan'ın yardımına koştu. Öğretmen ambulansı çağırarak Gökhan'ın hastaneye gitmesini sağladı. Ambulansın gelmesini beklerken, komşulardan biri olan Tayfun'un annesi, Gökhan'a ve öğretmenlere yardımcı olmak için geldi. Tayfun, arkadaşı için çok üzülmüştü. O günden sonra, müdür bey çocukların kolektif oyunlar oynamaları için belli kurallar çerçevesinde güzel oyunlar oynamalarını teşvik edecek konuşmalar yaptı. Koşturmadan da güzel oyunlar oynayabileceklerini hatırlattı. Bu olay, Tayfun'un arkadaşlarına daha çok yardım etmeye ba...

KAVRAMSAL ÖYKÜLER

🌼  Sevgi🌼 Dilek, henüz 1. sınıfa gidiyordu. Sapsarı saçları ve mavi gözleriyle çok sevimliydi. Dilek, okulun açılmasıyla yeni arkadaşlar edinmiş ve okuluna iyice alışmaya başlamıştı. Yeni şeyler öğrenmek onu heyecanlandırıyordu. Okulu çok seviyordu ve arkadaşlarını da çok değerli buluyordu. Ancak en çok arkadaşı Semra'yı seviyordu. Semra'nın babası öğretmen olduğu için başka bir okula tayin olmuştu ve Semra'dan ayrılmak zorunda kaldı. Dilek bu duruma çok üzülmüştü. Ancak annesi durumu kabul etmesi için Dilek'i karşısına alarak durumu izah etti. Annesi, Dilek'in dilediği zaman Semra'yı arayabileceğini söyledi. Dilek bunun üzerine çok sevindi. O günden sonra bütün dikkatini okula vererek yeni şeyler öğrenmeye devam etti. Aradan geçen zaman içinde arkadaşlarını aramayı da ihmal etmedi. Dilek, yeni arkadaşlar edinmeye ve sınıfında daha aktif olmaya devam etti. Semra'yla da sık sık telefonla konuşarak bağlarını koparmadı. Okulda öğrendiği yeni bilgileri ve ya...

Hatay Depreminin İkinci Yıldönümü: Yıkımın ve Umudun İzleri

  Hatay'da depremin üzerinden iki yıl geçti. Ancak, bu doğal afetin açtığı yaralar hala sarılmayı bekliyor. Depremzedeler, yaşadıkları acıları ve çaresizlikleri unutamıyor. Onların hikayeleri, bizlere dayanışmanın ve insanlığın önemini hatırlatıyor. Depremde evlerini, sevdiklerini kaybeden insanlar, yeni bir hayat kurma çabası içinde. Bu zorlu süreçte, birbirlerine destek olarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. Her şeye rağmen umutlarını yitirmeyen depremzedeler, yarınlara daha güçlü bakma arzusu taşıyor. Depremin getirdiği yıkımın ardından, hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışan bu insanların sesine kulak vermek ve onların yaşadığı zorlukları anlamak, hepimiz için bir sorumluluk. Bir daha bu acıların yaşanmaması için, toplum olarak bilinçli ve duyarlı olmalıyız. Bu yıldönümünde, depremzedelerin acılarını ve çaresizliklerini unutmamak için bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Yaşananlardan ders çıkararak, gelecekte daha sağlam adımlar atmalıyız. Bu süreçte en önemli şey, dayanışma v...