Ana içeriğe atla

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: TEMİZ BİR GELECEK




DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: TEMİZ BİR GELECEK 

Sabah kamp alanında hafif bir telaş vardı. Bugün, tüm çocuklar için büyük bir sorumluluk günüydü: çevre temizliği yapacaklardı. Sinem Hanım sabahın erken saatlerinde kampın ortasında çocukları etrafına topladı.  
"Bugün çok önemli bir göreve başlıyoruz. Hep birlikte yaşadığımız alanı temizleyeceğiz ve çevre bilincinin ne kadar değerli olduğunu göreceğiz. Bir yerin temiz ve sağlıklı olması, insanların yaşam kalitesini doğrudan etkiler. Kirli ve bakımsız bir yerin içinde yaşamak, insanların düşüncelerini, enerjisini ve hatta hayallerini bile etkileyebilir," dedi.  

Sofia heyecanlıydı. "Harika! Hem doğayı koruyacağız hem de birlikte çalışacağız!" dedi büyük bir coşkuyla.  
Ancak, aralarında endişeli olan biri vardı: Ravi. O, gelişmemiş bir bölgeden, büyük şehirlerin çok uzağında bulunan dar sokaklardan gelmişti. Bu kamp onun için zaten büyük bir değişimdi, ama bugün yapılacak temizlik onun düşüncelerini derinden sarsıyordu.  
Çocuklar ellerine eldivenlerini ve torbalarını alarak kamp alanından başlayarak çevredeki doğayı temizlemeye başladılar. Kimisi plastik şişeleri toplarken, kimisi yere atılmış kağıtları alıyordu. Katana çöplerin ayrıştırılması gerektiğini hatırlattı: "Bu çöpleri sadece toplamıyoruz, geri dönüşüme uygun olanları ayrı ayırmalıyız!" 

Fransız Camille hemen ekledi: "Geri dönüşüm olmadan çevreyi gerçekten koruyamayız. Avrupa'nın birçok yerinde geri dönüşüm sistemleri çok gelişmiş. Eğer doğru yönetilirse, atıklarımız dünyaya zarar vermek yerine ona tekrar kazandırılabilir." 
Ama Ravi, ellerini cebine sokmuş, çocukları sessizce izliyordu. Sinem Hanım onun yanına yaklaştı. "Ne düşünüyorsun Ravi?" diye sordu.  
Ravi başını yavaşça kaldırdı. "Benim doğduğum yerde kimse çevreyi temizlemeye önem vermez. Çöpler sokaklara atılır, sular kirlenir. İnsanlar bunu değiştiremeyeceklerini düşünüyorlar. Çünkü büyük şehirlerdeki sistemler bizde yok. Bunu görünce... başka bir dünyanın mümkün olduğunu anladım." 

Sinem Hanım başını salladı. "Evet, bazı yerlerde hala farkındalık eksik. Ama sen bugün buradasın, öğreniyorsun ve fark ediyorsun. Bir değişim küçük farkındalıklarla başlar..
Ravi biraz düşündü, sonra yere eğilip bir plastik poşeti aldı. Gözlerini diğer çocuklara çevirdi ve derin bir nefes aldı: "Belki bizim sokaklar da bir gün böyle olabilir. Ama biri başlamalı. Ben de başlamak istiyorum."
Bu sözlerle Ravi, diğer çocuklarla birlikte çalışmaya başladı. Sofia ona gülümseyerek eldiven uzattı: "Seninle birlikte temizlemeye ne dersin?"
Saatler geçtikçe, çocuklar kamp alanının çevresini tamamen temizlediler. Artık çimenler, ağaçlar ve gölet tertemizdi. Geri dönüşüm kutularına ayrıştırılan plastik ve kağıtlar yerleştirildi.  
Akşam olduğunda çocuklar yine kamp ateşinin etrafına toplandı. Sinem Hanım konuştu:  

"Bugün hepimiz büyük bir fark yarattık. Sadece çevremizi temizlemedik, aynı zamanda geleceğe dair bir mesaj verdik. Temiz bir dünya mümkündür. Bir şeyleri değiştirmek için büyük bir sistemin olması gerekmiyor. Küçük adımlar bile büyük farklar yaratabilir. Şimdi size bir soru: Bugün ne hissettiniz?"  
Katana cevapladı: "Birlikte çalışmak çok keyifliydi! Ama en önemlisi, bu sadece bugünle ilgili değil. Gelecekte nasıl yaşamak istiyorsak, bugün öyle davranmalıyız." 

Li ekledi: "Temiz bir ortam insanlara huzur veriyor. Bugün yaşadığımız yerde temiz hava soluduk ve bu bizi mutlu etti. Eğer her yer böyle olursa, dünyadaki insanlar daha mutlu olur." 
Ravi sessizce oturuyordu. Sonra başını kaldırdı ve gözlerini kamp ateşinin ışığında parlatarak konuştu: "Bugün, temiz bir dünyanın ne demek olduğunu gördüm. Kendi ülkemde, mahallemde, insanların neden böyle yaşamak zorunda olduğunu sorguladım. Değişimin mümkün olduğunu gördüm. İlk kez umudum oldu." 
 
Sinem Hanım, çocukların gözlerindeki ışığı gördü. Bugün sadece çevre temizliği yapılmamıştı. Çocuklar etik değerleri, insan doğasının çevreye olan etkisini, gelişmiş ve gelişmemiş toplumların farklarını gerçek bir deneyimle öğrenmişlerdi.  

"Bir şeylerin değişmesi için büyük şeyler yapmanıza gerek yok. Bir sokak, bir ev, bir küçük alanı temizlediğinizde bile dünyayı daha yaşanabilir hale getirirsiniz. Hepimiz bu dünyada yaşıyoruz, ve ona borçluyuz." 
O gece, çocuklar geleceğin değişebileceğini düşünerek uykuya daldılar. Ravi, kendi mahallesinde de böyle bir fark yaratabileceğini düşündü ve ilk kez içindeki umudu hissetti.  
Yeni bir gün, yeni farkındalıklar onları bekliyordu.  

"Dünyayı değiştirmek istiyorsan, önce yaşadığın yeri güzelleştir."

30.05.2025
Mesime Elif Ünalmış 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YARDIMLAŞMA

               YARDIMLAŞMA ⭐ Tayfun, diğer arkadaşlarıyla teneffüse çıkmış, okul bahçesinde oynuyordu. Etrafında durmaksızın koşturan çocuklara bakıyordu. Tayfun, sakin bir çocuk olduğundan genelde bir köşede oturup arkadaşlarını izliyordu. Tayfun, peşinde koşturan sınıf arkadaşının düştüğünü görünce yerinden fırlayarak yardıma koştu. Gökhan fena düşmüştü ve acı içinde kıvranıyordu. Hemen ardından nöbetçi öğretmen yetişti ve Gökhan'ın yardımına koştu. Öğretmen ambulansı çağırarak Gökhan'ın hastaneye gitmesini sağladı. Ambulansın gelmesini beklerken, komşulardan biri olan Tayfun'un annesi, Gökhan'a ve öğretmenlere yardımcı olmak için geldi. Tayfun, arkadaşı için çok üzülmüştü. O günden sonra, müdür bey çocukların kolektif oyunlar oynamaları için belli kurallar çerçevesinde güzel oyunlar oynamalarını teşvik edecek konuşmalar yaptı. Koşturmadan da güzel oyunlar oynayabileceklerini hatırlattı. Bu olay, Tayfun'un arkadaşlarına daha çok yardım etmeye ba...

KAVRAMSAL ÖYKÜLER

🌼  Sevgi🌼 Dilek, henüz 1. sınıfa gidiyordu. Sapsarı saçları ve mavi gözleriyle çok sevimliydi. Dilek, okulun açılmasıyla yeni arkadaşlar edinmiş ve okuluna iyice alışmaya başlamıştı. Yeni şeyler öğrenmek onu heyecanlandırıyordu. Okulu çok seviyordu ve arkadaşlarını da çok değerli buluyordu. Ancak en çok arkadaşı Semra'yı seviyordu. Semra'nın babası öğretmen olduğu için başka bir okula tayin olmuştu ve Semra'dan ayrılmak zorunda kaldı. Dilek bu duruma çok üzülmüştü. Ancak annesi durumu kabul etmesi için Dilek'i karşısına alarak durumu izah etti. Annesi, Dilek'in dilediği zaman Semra'yı arayabileceğini söyledi. Dilek bunun üzerine çok sevindi. O günden sonra bütün dikkatini okula vererek yeni şeyler öğrenmeye devam etti. Aradan geçen zaman içinde arkadaşlarını aramayı da ihmal etmedi. Dilek, yeni arkadaşlar edinmeye ve sınıfında daha aktif olmaya devam etti. Semra'yla da sık sık telefonla konuşarak bağlarını koparmadı. Okulda öğrendiği yeni bilgileri ve ya...

Hatay Depreminin İkinci Yıldönümü: Yıkımın ve Umudun İzleri

  Hatay'da depremin üzerinden iki yıl geçti. Ancak, bu doğal afetin açtığı yaralar hala sarılmayı bekliyor. Depremzedeler, yaşadıkları acıları ve çaresizlikleri unutamıyor. Onların hikayeleri, bizlere dayanışmanın ve insanlığın önemini hatırlatıyor. Depremde evlerini, sevdiklerini kaybeden insanlar, yeni bir hayat kurma çabası içinde. Bu zorlu süreçte, birbirlerine destek olarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. Her şeye rağmen umutlarını yitirmeyen depremzedeler, yarınlara daha güçlü bakma arzusu taşıyor. Depremin getirdiği yıkımın ardından, hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışan bu insanların sesine kulak vermek ve onların yaşadığı zorlukları anlamak, hepimiz için bir sorumluluk. Bir daha bu acıların yaşanmaması için, toplum olarak bilinçli ve duyarlı olmalıyız. Bu yıldönümünde, depremzedelerin acılarını ve çaresizliklerini unutmamak için bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Yaşananlardan ders çıkararak, gelecekte daha sağlam adımlar atmalıyız. Bu süreçte en önemli şey, dayanışma v...