Ana içeriğe atla

Köpek Ailesi ve Kedi Dostları

 

Köpek Ailesi ve Kedi Dostları
Kıtır, ailesini her daim bir arada tutan ve onlara kol kanat geren bir anne köpektir. Baba Kral ise zor bulduğu yiyecekleri ailesiyle paylaşmak için gün boyu yollarda, parklarda ve çöp konteynerlarında yiyecek arayışına girerdi. Zira Kıtır, daha önce yaşadığı bir olaydan ötürü her iki gözünü kaybetmişti ve yuvasında yapabileceği tek şey yavrularına bakmak ve onları korumaktı. İnsanların gelişi güzel çöp konteynerlarına attıkları cam kırıkları Kıtır'ın gözüne batmış, diğer gözü ise enfeksiyondan dolayı kör olmuştu.

Bu olay Kıtır'ın sevgisini gölge düşürse de, Kıtır dost canlısı bir köpekti. Onu her koşulda seven Kral, her daim onun yanında olmuş ve bütün ihtiyaçlarını karşılamıştı. Kıtır ise Kral eve geldiğinde onun rahat etmesi için elinden geleni yapardı ve nasıl yiyeceklere ulaşabileceğini öğretirdi. Bir gün köpek dostu bir çocuk, birbirinden hiç ayrılmayan Kral ve Kıtır'ı gördü. Her ikisini de hayranlıkla izleyen çocuk, hemen eve koşarak babasına bu sevimli köpekçikleri gösterdi ve onları sahiplenmek istediğini söyledi. Babası ise bunun zor olduğunu, bu köpeklere bakacak maddi durumlarının olmadığını belirtti. Çocuk, "Babacığım, bunlar zaten sokaklarda. Evde değil, bahçede ya da kapımızın önünde besleriz. Biz ne yersek, artanları onlarla paylaşırız." dedi. Babası biraz düşündükten sonra kabul etti ve yiyeceklere rahatlıkla ulaşabilecekleri bir yere kavuştukları için çok mutlu oldular. Artan yiyecekleri de anneleri olan Kıtır'a götürüyorlardı.

Bir gün, ülkede sokakta başıboş dolaşan köpeklere ötenazi uygulanacağına dair bir karar alındı. Hayvanseverler buna karşı çıksa da, yönetici çoğunluk gece yarısı çalışarak bu kanlı yasayı çıkardı. Güzel yürekli insanların isyanı ne yazık ki sonuç vermedi. Kral, bu haberi duyar duymaz ailesine haber vermek istedi. Çok sevdiği Kıtır ve Kral'a nasıl söyleyeceğini düşünüyordu. Yaşlı olmasına rağmen var gücüyle koşuyordu. O sırada çöp konteynerında bulunan kedi dostları Luna ve arkadaşları, Kıtır'a durumu anlattılar ve bir süre yuvasından çıkmaması için uyardılar. Luna ve arkadaşları, Kıtır'ın ihtiyaçlarını gidereceklerini söylediler. Kıtır, gözyaşları eşliğinde çaresizce Luna ve arkadaşlarına teşekkür etti. Artık Kıtır ve Kral evden çıkmıyordu, bahçe kapısı kilitleniyordu. Bu, onları korumak için yapılıyordu. En azından onlar güvende olduğu için mutluydular. Ancak yeni yasa, sokak kedilerinin de kısırlaştırılmasını gerektiriyordu. Kıtır iyice yalnız kalmıştı, korkudan dışarı çıkamıyordu ve susuzluğa yenik düşmüştü. Dost canlısı hayvanların kaderi kanlı ellerde şekillendi.

Kral, olanları Kıtır'a anlattı. Kıtır yavrularını düşünerek gözyaşlarına boğuldu. Mio ve Misa, o ailenin yanında şimdilik güvendelerdi. Ancak yiyecek bulmak için çok uzaklara gidemiyorlardı. Bazen Luna ve arkadaşları kalan yiyecekleri getiriyorlardı. Onlar biraz daha büyüyünce ormana yerleşmeyi planlıyorlardı. Kral, "İnsanların neden bu kadar kötü olduğunu anlamıyorum." dedi. Kedilerin içinde en deneyimlisi Luna, yeni çıkan kanlı yasayı anlatınca herkes paniklemişti. Ancak şimdilik bu yasayı sadece köpeklere uygulayacaklarını duyunca biraz rahatladılar. Ancak köpek dostları çok üzülmüştü ve arkadaşlarına yardım etmek için seferber oldular.

Bir gün, çocuk bu yasayı duyduğunda babasına, köpekler için kimlik çıkarmalarını ve yasal olarak koruma altına almak istediğini söyledi. Babası, gerekli işlemleri yaparak her ikisini de sahiplendiler. Ancak diğer sokakta kendi halinde yaşayan köpekler için çok üzülüyorlardı. Yasa yürürlüğe girmişti ve görevliler sokaklarda bu kanlı yasayı uygulamaya başlamışlardı. Kral, yakınlardaki bir çöp konteynerına yaklaştığında görevlileri gördü ve hemen uyarıda bulundu. Kral panikle havlamaya başladı. Kral'ı fark eden görevliler, bir iki el ateş ettiler ve Kral yaralandı. Kaçmaya çalışsa da başaramadı ve orada uzaklaşmak için bir günaha arka tarafına saklandı. Görevliler, kan izlerini takip ederek Kral'ı buldular. Çaresizlikten gözlerinden yaş aktı ve son kez suçunun ne olduğunu anlamak istercesine görevlilere baktı. Görevliler ise verilen emri uyguladılar.
03.02.2025
Mesime Elif Ünalmış

Sorular ve Cevapları

1. Kıtır neden her iki gözünü kaybetmiştir?
   - Kıtır, insanların çöp konteynerlarına attıkları cam kırıklarının gözüne batması ve diğer gözünün enfeksiyon kapması nedeniyle her iki gözünü kaybetmiştir.

2. Çocuğun babası neden köpekleri sahiplenmek istememiştir?
   - Çocuğun babası, maddi durumlarının yetersiz olduğunu düşündüğü için köpekleri sahiplenmek istememiştir.

3. Yeni yasa neden hayvanseverler tarafından tepkiyle karşılanmıştır?
   - Yeni yasa, sokakta başıboş dolaşan köpeklere ötenazi uygulanacağını öngördüğü için hayvanseverler tarafından tepkiyle karşılanmıştır.

4. Luna ve arkadaşları Kıtır'a nasıl yardımcı olmuştur?
   - Luna ve arkadaşları, Kıtır'a yeni yasa hakkında bilgi vererek bir süre yuvasından çıkmaması için uyarmış ve ihtiyaçlarını gidereceklerini söylemişlerdir.

5. Kral neden yaralanmıştır ve nasıl ölmüştür?
   - Kral, yeni yasanın uygulanması sırasında görevliler tarafından ateş edilerek yaralanmış ve daha sonra görevlilerin onu bulup verilen emri uygulamaları sonucunda ölmüştür.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YARDIMLAŞMA

               YARDIMLAŞMA ⭐ Tayfun, diğer arkadaşlarıyla teneffüse çıkmış, okul bahçesinde oynuyordu. Etrafında durmaksızın koşturan çocuklara bakıyordu. Tayfun, sakin bir çocuk olduğundan genelde bir köşede oturup arkadaşlarını izliyordu. Tayfun, peşinde koşturan sınıf arkadaşının düştüğünü görünce yerinden fırlayarak yardıma koştu. Gökhan fena düşmüştü ve acı içinde kıvranıyordu. Hemen ardından nöbetçi öğretmen yetişti ve Gökhan'ın yardımına koştu. Öğretmen ambulansı çağırarak Gökhan'ın hastaneye gitmesini sağladı. Ambulansın gelmesini beklerken, komşulardan biri olan Tayfun'un annesi, Gökhan'a ve öğretmenlere yardımcı olmak için geldi. Tayfun, arkadaşı için çok üzülmüştü. O günden sonra, müdür bey çocukların kolektif oyunlar oynamaları için belli kurallar çerçevesinde güzel oyunlar oynamalarını teşvik edecek konuşmalar yaptı. Koşturmadan da güzel oyunlar oynayabileceklerini hatırlattı. Bu olay, Tayfun'un arkadaşlarına daha çok yardım etmeye ba...

KAVRAMSAL ÖYKÜLER

🌼  Sevgi🌼 Dilek, henüz 1. sınıfa gidiyordu. Sapsarı saçları ve mavi gözleriyle çok sevimliydi. Dilek, okulun açılmasıyla yeni arkadaşlar edinmiş ve okuluna iyice alışmaya başlamıştı. Yeni şeyler öğrenmek onu heyecanlandırıyordu. Okulu çok seviyordu ve arkadaşlarını da çok değerli buluyordu. Ancak en çok arkadaşı Semra'yı seviyordu. Semra'nın babası öğretmen olduğu için başka bir okula tayin olmuştu ve Semra'dan ayrılmak zorunda kaldı. Dilek bu duruma çok üzülmüştü. Ancak annesi durumu kabul etmesi için Dilek'i karşısına alarak durumu izah etti. Annesi, Dilek'in dilediği zaman Semra'yı arayabileceğini söyledi. Dilek bunun üzerine çok sevindi. O günden sonra bütün dikkatini okula vererek yeni şeyler öğrenmeye devam etti. Aradan geçen zaman içinde arkadaşlarını aramayı da ihmal etmedi. Dilek, yeni arkadaşlar edinmeye ve sınıfında daha aktif olmaya devam etti. Semra'yla da sık sık telefonla konuşarak bağlarını koparmadı. Okulda öğrendiği yeni bilgileri ve ya...

Hatay Depreminin İkinci Yıldönümü: Yıkımın ve Umudun İzleri

  Hatay'da depremin üzerinden iki yıl geçti. Ancak, bu doğal afetin açtığı yaralar hala sarılmayı bekliyor. Depremzedeler, yaşadıkları acıları ve çaresizlikleri unutamıyor. Onların hikayeleri, bizlere dayanışmanın ve insanlığın önemini hatırlatıyor. Depremde evlerini, sevdiklerini kaybeden insanlar, yeni bir hayat kurma çabası içinde. Bu zorlu süreçte, birbirlerine destek olarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. Her şeye rağmen umutlarını yitirmeyen depremzedeler, yarınlara daha güçlü bakma arzusu taşıyor. Depremin getirdiği yıkımın ardından, hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışan bu insanların sesine kulak vermek ve onların yaşadığı zorlukları anlamak, hepimiz için bir sorumluluk. Bir daha bu acıların yaşanmaması için, toplum olarak bilinçli ve duyarlı olmalıyız. Bu yıldönümünde, depremzedelerin acılarını ve çaresizliklerini unutmamak için bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Yaşananlardan ders çıkararak, gelecekte daha sağlam adımlar atmalıyız. Bu süreçte en önemli şey, dayanışma v...