14. Bölüm Mira ve Mikroskobun Altındaki Dünya Bölüm 14: Ben Kimim? – Kimlik, Bilim ve Aynalar
Aynanın karşısında duruyordu Mira. Sabah güneşi perdenin ardından ince bir çizgi gibi yüzüne düşmüş, burnunun ucundan yanağına süzülüyordu. Dikkatlice saçlarını ayırdı, alnına baktı, gözlerinin altına, çenesine… Sanki daha önce defalarca baktığı ama ilk kez _gördüğü_ bir yansımayla karşı karşıyaydı.
“Ben… kimim?” diye fısıldadı.
Bunu sorarken tuhaf bir şey hissetti: sanki cümle yalnızca sözcüklerden değil, içindeki bir titreşimden oluşuyordu.
Kahvaltıda masa yine kalabalıktı ama Mira sessizdi. Can sabah sabah espriler yapıyor, babası her zamanki gibi gazeteye göz atıyor, annesi krep pişirirken bir yandan ocağa kahve koyuyordu.
“Mira, bugün çok sessizsin,” dedi annesi.
“Yorgunum biraz,” dedi kısaca. Ama aslında içi konuşuyordu: Benimle mi konuşuyorsunuz, yoksa her günkü Mira’yla mı?
Okulda o gün rehber öğretmen sınıfa bir etkinlik önerdi: “Benlik Haritası”
Herkes A3 kağıtlar aldı. Merkeze kendi adlarını yazacak, etrafına kendilerini tanımlayan kelimeleri, imgeleri, duyguları çizeceklerdi. Ama tek bir kural vardı: “Dışarıdan biri değil, içindeki sen anlatacak bunu.”
Mira boş kağıda baktı uzun süre. Kalemini eline aldığında ilk yazdığı kelime şaşırtıcıydı:
“Kırılgan ama derin.”
Ardından bir molekül çizdi. Yanına yazdı:
“Sabit ama sürekli değişen.”
Derin, yan sırasından eğildi.
“Bu sensin demek ha? Molekül Mira?”
“Belki de,” dedi Mira, “hücremdeki şeyler değişiyor ama içimde sabit bir parça kalıyor. Sadece... o parçayı hâlâ anlamaya çalışıyorum.”
Fen dersinde beyin üzerine konuşuyorlardı. Öğretmen tahtaya yazdı:
**“Prefrontal korteks: Karar verme, kimlik geliştirme, ergenlikte yeniden şekillenir.”**
Ali bağırdı: “Yani beynimizde ‘Ben kimim’ sorusu için özel bir yer mi var?!”
“Evet,” dedi öğretmen. “Ve tam da sizin yaşlarınızda, bu bölge yeniden yapılanır. Bu yüzden kendinizi tanımanız zaman alır.”
Mira kalemin ucunu dişlerinin arasına aldı. “Demek o karmaşa sadece bende değil…”
Eve dönerken annesi arabada bir radyo programı açtı. Konu “ergenlik ve aile içi iletişim”di. Sunucu şöyle diyordu:
“Bir gencin sessizliği çoğu zaman çığlık kadar güçlüdür. Onu ‘ne yapıyorsun?’ diye değil, ‘nasıl hissediyorsun?’ diye sorarak dinleyin.”
Mira başını pencereye çevirdi. Annesi göz ucuyla ona baktı. Bir şey söylemedi ama elini kızının dizine hafifçe koydu.
İlk kez bir temas “anlıyorum” demek gibi geldi.
O gece Can odasına girdi.
“Ablam, sana bir şey soracağım: Biz neden büyürken üzgün hissediyoruz bazen?”
Mira gülümsedi. “Çünkü bazı parçalarımız eskirken, yenileri daha doğmamış oluyor. Boşluk gibi...”
Can başını salladı, anlamış gibiydi.
Mira yatağına uzandı ve günlüğünü açtı.
“Bugün ilk kez beynimde ‘ben’ adlı bir bölge olduğunu öğrendim. Onu hâlâ tanımıyorum ama büyüdükçe yalnız kalmanın sebebi belki de buymuş: Kimliğimiz, içeriden dışarıya doğru büyüyen bir ağaç gibi. Kökü içimde ama dalları hâlâ gökyüzüne varmadı.”
Mira’nın Bilim Notları
Prefrontal korteks: Beynin karar, planlama ve kimlik bölgesi. Ergenlikte yeniden şekillenir.
Sinaptogenez: Ergenlikte sinaps sayısı artar—öğrenme ve duygular yoğunlaşır.
Nöroplastisite: Beynin kendini yeniden yapılandırma becerisi. Kimlik bu süreçte esnekleşir.
Bilinç gelişimi: Aynaya baktığımızda sadece görüntüyü değil, “kendimizi” aramamızdır.
Haydi Hisset, Düşün, Anlat
- Kendini anlatmak için hangi kelimeyi seçersin?
- Aynaya baktığında hangi sorular geliyor aklına?
- Kim olduğunu tanımlayan sabit bir yanın var mı?
- Sence değişmek mi zor, sabit kalmak mı?
24.07.2025
Mesime Elif Ünalmış
Emeğe değer veren kalplere sesleniyorum—yorumlarınla buradayım.
Bu hikâye kişisel bir üretimdir. Lütfen emek ve yaratıcılığa saygı gösteriniz.”
Yorumlar
Yorum Gönder
Merhaba sevgili okuyucular, paylaştığım hikayeler ve yazılar hakkındaki düşüncelerinizi çok merak ediyorum! Yorumlarınız benim için çok değerli. Lütfen görüşlerinizi ve önerilerinizi paylaşmaktan çekinmeyin. Hep birlikte daha güzel bir topluluk oluşturalım! ✍️