Mira ve Mikroskobun Altındaki Dünya
Bölüm 8: Kalbin Sesi
Sınıf o sabah alışılmadık bir sessizlik içindeydi. Bahçede koşulan mini maraton yeni bitmişti. Herkes biraz terli, biraz yorgundu. Ama Derin’in yüzündeki solgunluk gözden kaçacak gibi değildi.
Mira yanına yaklaştı. “İyi misin?”
Derin hafifçe başını salladı ama bir anda dizlerinin üzerine çöktü.
Öğretmen hemen yetişti. “Derin bir süre nefes alamamış gibi, nabzı zayıf. Hemen hemşire odasına!”
Mira'nın kalbi o an öyle hızlı çarptı ki, sanki göğsünden çıkıp koşacak gibiydi. İçinde bastıramadığı bir panik vardı—Derin’in yalnızca hasta olmasından değil, bedenin ne kadar kırılgan ve sessizce mücadele ettiğini fark etmekten…
O gün öğleden sonra bilim sınıfında öğretmenleri bir stetoskop getirdi.
“Bugün kalbi dinleyeceğiz. Ama sadece sesini değil, ritmini, duygularla değişimini de…”
Çocuklar sırayla birbirlerinin kalp atışlarını dinledi. Mira, Ali’nin kalbine dokunduğunda ritmin sabit olduğunu hissetti. Sonra öğretmen ona kendi kalbini dinlemesini önerdi. Mira kulaklıkları taktı, stetoskopu göğsüne yerleştirdi. İçeride küçük bir davulcu vardı sanki.
Tak, tuk. Tak, tuk. Tak… tuk…
Ama sonra kalbinde bir anlık hızlı çarpıntı hissetti. Gözlerini kapadı—Derin’i yerde, sessizce yatan hali gözünün önüne geldi. Kalp ritmi değişti. Tak-tak-tak-tak…
Ders sonunda öğretmen tahtaya büyük harflerle yazdı:
“Kalbin atışı, vücudun şarkısıdır. Duygularla tempo değiştirir.”
“Stres, heyecan, korku, sevgi… hepsi kalbi farklı çaldırır. Bu yüzden kalp sadece bir kas değildir—o, bedenimizin bestecisidir.”
O gece Mira, Derin’i aradı. “İyisin değil mi?”
Derin gülümsedi: “Evet. Nabzım zayıflamış. Ama şimdi daha iyiyim.”
“Kalbinin sesini hiç duydun mu?” dedi Mira.
“Nasıl yani?”
“Stetoskopla değil. İçinden gelen sesi. Mesela birine kırıldığında ritmin değişiyor mu hiç? Ya da çok heyecanlandığında... sanki kalbinin konuştuğunu hissettin mi?”
Derin durdu. “Sanırım bu hafta ilk defa hissettim.”
Sabah Mira annesiyle yürürken duraksadı.
“Anne, kalbimiz bizi koruyor ama hiç konuşmuyor. Neden?”
Annesi düşündü. “Belki de konuşmaz; çünkü sürekli çalar. Her attığında ‘buradayım’ der gibi. Asıl mesele onu duymakta.”
Mira okulda küçük bir proje başlattı: Her öğrenci kalbinin ritmini bir duyguyla eşleştirdi. Kimisi heyecanla, kimisi korkuyla, kimisi huzurla... Bazı çocuklar ritimlerini çaldı; kimisi def çaldı, kimisi kalemlerle masaya vurdu. Derin ise, bir not defterinin kapağını yavaşça kapayıp açarak ritmini anlattı.
“Benim kalbim… sessizce yeniden başlıyor.”
Mira’nın Bilim Günlüğü
Kalp, dakikada yaklaşık 60-100 kez atar.
Heyecan ya da korku anında sempatik sinir sistemi kalp atım hızını artırır.
Derin nefes almak, gevşeme ve meditasyon kalp ritmini yavaşlatabilir.
Kalp yalnızca fizyolojik değil, duygularla senkronize bir organdır.
Ritmini Yaz, Kalbini Dinle
- Bugün kalbin neyle çarpıyor?
- Duygularına ritim verseydin nasıl bir şarkı olurdu?
- Hangi anlarda kalbinin hızlandığını fark ediyorsun?
- Kalbini anlatan bir kelime seç, neden o?
18.072025
Mesime Elif Ünalmış
Yorumlar
Yorum Gönder
Merhaba sevgili okuyucular, paylaştığım hikayeler ve yazılar hakkındaki düşüncelerinizi çok merak ediyorum! Yorumlarınız benim için çok değerli. Lütfen görüşlerinizi ve önerilerinizi paylaşmaktan çekinmeyin. Hep birlikte daha güzel bir topluluk oluşturalım! ✍️