Mira ve Mikroskobun Altındaki Dünya
Bölüm 7: Gözyaşlarının Kristal Haritası
O sabah Mira pencereden dışarı bakarken camdaki su damlaları dikkatini çekti. Yağmurun bıraktığı izler, sanki ağlayan bir pencerenin gözyaşlarıydı.
“Bir su damlası ne kadar çok şey anlatabilir, değil mi anne?” dedi.
Annesi gülümsedi, elinde çay bardağıyla pencereye yaklaştı.
“Bazen bir gözyaşı, koca bir cümle eder... Ama hiç duyulmayan cinsten.-
O gün bilim okulunda duydukları, Mira’nın kalbine dokunan bir deneyin başlangıcıydı:
“Bugünkü konumuz: Gözyaşları. Ve evet, onları mikroskoptan inceleyeceğiz,” dedi öğretmen. “Çünkü her gözyaşı duygularımıza göre farklı şekillerde kristalleşir.”
Sınıf bir anda sessizleşti. “Nasıl yani?” dedi Derin. “Sevinçle ağladığında damla farklı mı görünüyor?”
Öğretmen başını salladı. “Evet. Tıpkı duygular gibi. Kristal şekilleri, içinde bulunduğumuz hâle göre değişir. Şimdi birlikte bakacağız…”
Mira önce gülümsedi. Sonra düşündü: gözyaşını mikroskoba koymak, sanki kalbini merceğe taşımak gibiydi. Yine de hazırdı.
İlk gözlem: mutluluk gözyaşları. Kristaller yıldız gibi dağılmış, pırıltılıydı.
İkinci gözlem: üzüntüden dökülenler. Daha düz, çatlamış, kırık gibi...
Ve en şaşırtıcı olanı: öfke. Keskin çizgiler, uç uca eklenmiş gibi. Sanki bir kristal değil, savrulan bir kırık notaydı.
Deney bitince herkesin gözleri dolu doluydu—kimse ağlamadı, ama herkes biraz sessizleşti. Derin fısıldadı:
“Ben şimdiye kadar gözyaşı hep zayıflık sanırdım... meğer sanatmış.”
Mira başını eğdi. “Sanat, evet. Ama hiç sergilenmeyen bir türü.”
Evde Mira, babasının yanına oturdu. Elinde deney sırasında çizdiği kristal şekilleri vardı.
“Baba... Gözlerimiz ağladığında sadece tuz değil, bir hikâye bırakıyor.”
Babası sayfaya baktı, sonra kızının gözlerine.
“Bazen biri seni anlamasa da... gözyaşın seni anlatır.”
O gece Mira defterine şunları yazdı:
> “Bir gözyaşı, vücudun yazdığı mektuptur. İçinde kelime yoktur ama kalp kadar yüksek sesle konuşur. Sevinç kristalleşir, hüzün çatlar, öfke sivrileşir. Her damla bir harita çizer. Bugün mikroskobumda gördüğüm şekiller, belki de hayatımda duyduklarım kadar netti.”
Mini Bilim Notları: Gözyaşı Nedir?
Temel gözyaşı: Gözleri nemli tutar, her zaman salgılanır.
Refleks gözyaşı: Soğan doğramak, rüzgâr gibi etkenlerle oluşur.
Duygusal gözyaşı: Üzüntü, mutluluk, korku, öfke gibi duygularla oluşur. İçeriğinde daha fazla hormon ve kimyasal bulunur.
Ve işte bilimsel harika: Kristallerin biçimi, dökülme anındaki duyguya göre farklı oluşur.
Haydi Sen de Hisset, Düşün, Yaz:
- Hiç bir gözyaşın olsaydı ve şekli seni anlatsaydı, nasıl bir kristal olurdu?
- Gözyaşları konuşabilse ne anlatırdı?
- Sence insanlar kristalleşen duyguları neden saklamak ister?
- Bir damla gözyaşına bir renk verecek olsan, hangisini seçerdin? Neden?
Bir sonraki bölümde Mira’yla birlikte duyguların bedendeki fizyolojisine, kalbin atış ritmiyle bilimin bir şarkıya dönüştüğü yere uzanabiliriz. Mesela kalp atışlarının ritmi, stres altındaki değişimleri, sakinlikteki melodisi… Bilimi bir müzik gibi duyumsamaya ne dersin?
17.07.2025
Mesime Elif Ünalmış
Yorumlar
Yorum Gönder
Merhaba sevgili okuyucular, paylaştığım hikayeler ve yazılar hakkındaki düşüncelerinizi çok merak ediyorum! Yorumlarınız benim için çok değerli. Lütfen görüşlerinizi ve önerilerinizi paylaşmaktan çekinmeyin. Hep birlikte daha güzel bir topluluk oluşturalım! ✍️