Ana içeriğe atla

📣 Yeni Serüven Başlıyor: Mira ve Mikroskobun Altındaki Dünya 🌱 Bilimle Değil, Kalple Görülen Bir Hikâyeye Hazır Mısınız?

 


📣 Yeni Serüven Başlıyor: Mira ve Mikroskobun Altındaki Dünya

🌱 Bilimle Değil, Kalple Görülen Bir Hikâyeye Hazır Mısınız?


Her şey bir mikroskopla başladı.  

Ama Mira, sadece hücreleri değil—hayatı görmeye başladı.  

Kimi zaman bir soruyla, kimi zaman bir sessizlikle.  

Şimdi o yolculuk başlıyor. Ve sen… bu yolculuğa davetlisin

Bu seri, sadece bilim anlatmıyor.  

👁 Bir kız çocuğunun gözünden dünyaya bakıyoruz.  

🔬 Mikroskobun altındaki canlıları değil, duyguları da keşfediyoruz.  

📓 Sayfalarda bilgi kadar utanç, yalnızlık, merak, cesaret ve umut dolaşıyor.


Her bölüm bir keşif, her keşif bir dönüşüm.  

Bugün ilk adımı atıyoruz.  

Ama unutma: Bu hikâye seninle tamamlanacak.  

Okudukça Mira'yla birlikte büyüyeceğiz.

💫 Takip Etmen İçin Küçük Bir İpucu…


- Büyüme yalnızca boy uzaması değil—kendini tanımak demektir.  

- Bilim yalnızca bilgi değil—anlatma cesaretidir.  

- Ve bu hikâye, yalnızca bir karakterin değil—hepimizin içindeki sesi konuşturacak.

📌 Her yeni bölüm için buraya uğramayı alışkanlık hâline getir.  

Çünkü bu sayfalar artık sadece bir blog değil—seninle yaşayan bir evren.  

Kelime kelime içimize dokunan bir yolculuk burada başlıyor.


🎒 Mira’nın mikroskobu hazır. Defteri açık.  

Ve senin gözlerin bu serüvene değer katıyor.


Hoş geldin.  

İlk bölüm yarın  saat 11.00"de başlıyor..

Not: Bir önerin olursa yaz.

10.07.2025

Mesime Elif ÜNALMIŞ 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YARDIMLAŞMA

               YARDIMLAŞMA ⭐ Tayfun, diğer arkadaşlarıyla teneffüse çıkmış, okul bahçesinde oynuyordu. Etrafında durmaksızın koşturan çocuklara bakıyordu. Tayfun, sakin bir çocuk olduğundan genelde bir köşede oturup arkadaşlarını izliyordu. Tayfun, peşinde koşturan sınıf arkadaşının düştüğünü görünce yerinden fırlayarak yardıma koştu. Gökhan fena düşmüştü ve acı içinde kıvranıyordu. Hemen ardından nöbetçi öğretmen yetişti ve Gökhan'ın yardımına koştu. Öğretmen ambulansı çağırarak Gökhan'ın hastaneye gitmesini sağladı. Ambulansın gelmesini beklerken, komşulardan biri olan Tayfun'un annesi, Gökhan'a ve öğretmenlere yardımcı olmak için geldi. Tayfun, arkadaşı için çok üzülmüştü. O günden sonra, müdür bey çocukların kolektif oyunlar oynamaları için belli kurallar çerçevesinde güzel oyunlar oynamalarını teşvik edecek konuşmalar yaptı. Koşturmadan da güzel oyunlar oynayabileceklerini hatırlattı. Bu olay, Tayfun'un arkadaşlarına daha çok yardım etmeye ba...

KAVRAMSAL ÖYKÜLER

🌼  Sevgi🌼 Dilek, henüz 1. sınıfa gidiyordu. Sapsarı saçları ve mavi gözleriyle çok sevimliydi. Dilek, okulun açılmasıyla yeni arkadaşlar edinmiş ve okuluna iyice alışmaya başlamıştı. Yeni şeyler öğrenmek onu heyecanlandırıyordu. Okulu çok seviyordu ve arkadaşlarını da çok değerli buluyordu. Ancak en çok arkadaşı Semra'yı seviyordu. Semra'nın babası öğretmen olduğu için başka bir okula tayin olmuştu ve Semra'dan ayrılmak zorunda kaldı. Dilek bu duruma çok üzülmüştü. Ancak annesi durumu kabul etmesi için Dilek'i karşısına alarak durumu izah etti. Annesi, Dilek'in dilediği zaman Semra'yı arayabileceğini söyledi. Dilek bunun üzerine çok sevindi. O günden sonra bütün dikkatini okula vererek yeni şeyler öğrenmeye devam etti. Aradan geçen zaman içinde arkadaşlarını aramayı da ihmal etmedi. Dilek, yeni arkadaşlar edinmeye ve sınıfında daha aktif olmaya devam etti. Semra'yla da sık sık telefonla konuşarak bağlarını koparmadı. Okulda öğrendiği yeni bilgileri ve ya...

Hatay Depreminin İkinci Yıldönümü: Yıkımın ve Umudun İzleri

  Hatay'da depremin üzerinden iki yıl geçti. Ancak, bu doğal afetin açtığı yaralar hala sarılmayı bekliyor. Depremzedeler, yaşadıkları acıları ve çaresizlikleri unutamıyor. Onların hikayeleri, bizlere dayanışmanın ve insanlığın önemini hatırlatıyor. Depremde evlerini, sevdiklerini kaybeden insanlar, yeni bir hayat kurma çabası içinde. Bu zorlu süreçte, birbirlerine destek olarak ayakta kalmaya çalışıyorlar. Her şeye rağmen umutlarını yitirmeyen depremzedeler, yarınlara daha güçlü bakma arzusu taşıyor. Depremin getirdiği yıkımın ardından, hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışan bu insanların sesine kulak vermek ve onların yaşadığı zorlukları anlamak, hepimiz için bir sorumluluk. Bir daha bu acıların yaşanmaması için, toplum olarak bilinçli ve duyarlı olmalıyız. Bu yıldönümünde, depremzedelerin acılarını ve çaresizliklerini unutmamak için bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Yaşananlardan ders çıkararak, gelecekte daha sağlam adımlar atmalıyız. Bu süreçte en önemli şey, dayanışma v...